Çocuk Nörolojide Genetik Testler
Nörolojik bozuklukları olan çocukların büyük bir kısmında, tek bir gendeki veya kısa kromozom segmentindeki bir değişiklik veya varyantın bozukluktan sorumlu olduğu monogenik durumlar vardır. Sonuç olarak, genetik testler pediatrik nöroloji hastalarının tanısal incelemelerine giderek daha fazla dahil edilmektedir.
Son yıllarda genetik teknolojilerinde yaşanan önemli ilerlemeler, sonuç alma hızını arttırmıştır. Ancak varyantları tanımlama yeteneğimiz, bunları güvenilir bir şekilde yorumlama yeteneğimizi geride bıraktığından dikkatli olunması gerekir. En az 3 kuşaktan oluşan ayrıntılı bir öykü alınması ve hem çocuğun hem de ebeveynlerinin kapsamlı muayenesi, klinik tablonun ve fenotipin tam bir resmini elde etmek için gereklidir. Çocuğun ve ebeveynlerinin fenotipinin kapsamlı ve doğru bir şekilde tanımlanması, genetik varyantların doğru yorumlanması için bir ön koşuldur. Genetik testler genellikle kan tetkiklerinden yapılmakta dolayısıyla bir çocuk için lomber ponksiyon veya doku biyopsisi gibi prosedürleri içerebilen geleneksel testlere göre sıklıkla daha az invaziftir. Gen panelleri, tam ekzom ve tam genom dizilimi gibi birden fazla tanıyı eşzamanlı olarak sorgulayacak genetik testlere erişimin artmasıyla birlikte, genetik çalışmaların daha erken istenmesini öne çıkarmaktadır. Belirli durumlar için biyokimyasal ve histopatolojik testler oldukça etkili araçlar olmaya devam etmesine rağmen ancak genetik testleri doğrulayıcı çalışmalar olarak günümüzde kullanılmaktadır.
Mevcut metodolojiyle, genetik tanıdan kuvvetle şüphelenilen çocukların önemli bir kısmında (en az %50) tüm genetik testlerde olumsuz sonuçlar elde edilecektir. Bunun nedeni, nörogelişimsel koşulların genetik mimarisini henüz tam olarak anlamamış olmamızdır. Bu tür çocuklar, daha ileri değerlendirme için klinik genetikçi gibi nadir hastalık teşhisi konusunda uzman bir doktora yönlendirilmelidir. Genomik verilerinin farklı filtreleme parametreleri veya alternatif algoritmalar kullanılarak yeniden analiz edilmesi, rutin analiz kullanılarak belirgin olmayan bir tanıyı belirleyebilir. Aileler, gelecekte daha fazla bilgi biriktiğinde ve teknolojiler geliştiğinde tekrarlanan veri analizi veya testlerinin önerilebileceği konusunda bilgilendirilmelidir.
Şu anda tüm genetik koşulları sağlayacak tek bir genetik test mevcut değildir. Tanısal üçlü tam genom diziliminin (anne, baba, çocuk) bile tanı sınırlamaları vardır. Bu nedenle klinik ekibin çocuğun durumuna göre en uygun genetik testi/testleri ve olası tanıları seçmesi gerekir. Pediatrik nörolog, klinik genetik uzmanı, nöroradyolog ve bazı hastalar için biyokimyacı, histopatolog ve terapi ekiplerinden oluşan çok disiplinli bir ekip içinde çalışmak, doğru tanı için kritik öneme sahiptir. Tüm testlerin avantajları, dezavantajları ve maliyetleri vardır. Farklı genetik testlerin kapsamını, duyarlılığını ve özgüllüğünü anlamak çok önemlidir.
Genetik danışmanlık aşağıdakiler için önerilebilir:
Bir genetik danışmana sevk talebinde bulunmanız, çocuğunuzun genetik test alacağı anlamına gelmez. Genetik danışmanınız, testin gerekli olup olmadığına karar vermenize ve varsa hangi testin çocuğunuz için uygun olduğuna karar vermenize yardımcı olmak için çocuğunuzun sağlığını ve aile geçmişini inceler.
Sık kullanılan genetik testler şunları içerir: